KAHRAMANMARAŞ’IN İKİ YENİ GÖZDESİ

 

Turizmi sadece bir gelir kaynağı olarak düşünmek yanlıştır. Öyle bir yönü tabii ki vardır. Ve bu yönü, teşvik edicidir. Gelir kaynağı yönü bir teşvik ve gereklilikten öte görüldüğünde artık turizm bir kültür olayı olmaktan çıkar, ticarete dönüşür. Hassas bir dengedir bu. Ve mutlaka gözetilmelidir. Diğer türlü, turizm asıl anlamından soyutlanır. Bir metaa, eşyaya, araca dönüşür. Şirket mantığıdır bu: Mekân, ne kadar kazandırıyorsa o kadar önemlidir. Diğer ifadeyle sonuç odaklı düşünmek. Ne kadar kazandırıyor? Şu kadar. Tamam, onun o kadar değeri vardır. Böyle bir mantık, turizm söz konusu olduğunda tarihi, kültürel, estetik değerlerin ölümü anlamına gelir. Hatta özellikle doğa güzelliklerinin bu işletme mantığıyla turizme açılması, oraya geri dönüşü olmayan zararlar verecektir. Oysa hangi mekânda çalışma yapılacaksa, o mekana uygun, oranın güzellikleri, doğal yapısı gözetilerek projeler geliştirilmelidir. Ormansa ağaçlara, o ağaçlardan beslenen hayvanlara; şelaleyse, suyun temizliğine, akışına, suda yaşayan canlılara; yayla ise, oranın kaynak sularına, anıt ağaçlarına ayrı bir özen gösterilmelidir.

 

Büyükşehir Belediyesi, şehrin değerlerini koruma, tanıtma, daha da ileriye taşıma yönünde turizm çalışmaları yürütüyor. Bilindiği üzere, Kahramanmaraş’ın neredeyse bütün doğal, tarihi, coğrafi, kültürel özellikleri turizm değeri taşımaktadır. Kaç kişi, Savruk Şelalesi’ne gitti de, “Keşke burası da Yeşilgöz gibi turizme kazandırılsa” diye düşünmedi? Benzer düşünceler Fırnız, Çukurhisar, Galgamaç Şelalesi, Hurman Kalesi, Göksun Karagöl gibi yerlere gidildiğinde de akla gelir. Büyükşehir Belediyesi’nin bu tür düşünceleri değerlendirmesi, projelendirmesi ve uygulamaya geçirmesi, şehrin geleceği adına önemli. Tüm bunları şehir kültürünü geliştirme yönünde yapmasıysa, ayrıca değerli. 

 

ŞAİRLER TEPESİ

 

Şairler Tepesi bu tür düşüncelerin, hislerin ürünü. Öncesinde bu tepenin bir adı dahi yoktu. Ulaşım sıkıntılıydı. Ve oraya giden herkes, her ne kadar şehrin güzelliğini izlemekten zevk alsa da, işletmenin sadece ticaret mantığıyla yürütülmesinden rahatsızlık duyuyordu. Büyükşehir Belediyesi, Şairler Tepesi’ni baştan sona yeniledi. Otoparkını, lokantasını, oyun alanlarını, çay bahçesini genişletti. Ayrıca şehrin edebiyatçı kimliğini tanıtmak için, salon isimlerini “Mihriban”, “Mona Roza” gibi şiir isimlerinden seçti. Tesiste Maraş’ın mutfak kültürünü yansıtan yöresel lezzetlerin sunulması, kültürün çok boyutluluğunu göstermesi açısından etkileyici.

 

ALİ KAYASI

 

Büyükşehir Belediyesi’nin diğer turizm atağıysa, Ali Kayası Tesisleridir. Öncesinde Menzelet Barajı’ndan teknelerle gelerek Ali Kayası izlenirdi. Şimdi Ali Kayası’ndan barajı ve harikulade olan Maraş dağlarını, ormanlarını izlemek mümkün. Ali Kayası’nın zirvesinde cam terastan aşağıya bakmak ise başka bir etkinlik. Doğa yürüyüşü yapanlar, kamp meraklıları, Ali Kayası efsanesini merak edenler, artık çeşitli tehlikeleri göze alarak o noktaya ulaşmak zorunda değiller. Büyükşehir Belediyesi ayrıca Ali Kayası’na ulaşımı da kolaylaştırmış. Mekâna araçla gidilebiliyor. Otoparkı, dinlenme noktaları, çay bahçeleri zaten bir doğa harikası olan Ali Kayası’na apayrı bir renk ve zenginlik kazandırmış. 

 

Evelahir Sayı- 17